"Biz öncelikle yatırıma sanayiye karşı değiliz kaldı ki bunu en iyi bilen bu arkadaşlarımızdır. Ağır sanayi hamlelerine en çok önemi veren milli görüş olmuştur. Fakat bir projenin uygulanabilir olması için en önemli nokta kar marjının en yüksek seviyelerde olmasından ziyade insan yaşamını sıkıntıya sokacak olmamasında yatmaktadır.
Bölgemiz tarım arazileri bakımından oldukça verimli bir bölgedir. Halkın tepkisi fabrikaya değil, sürecin oldu bittiye getirilerek net bilgi
verilmeden bu fabrikayı buraya yapmaktır.
Bu fabrikanın çevre etkisi sadece havayı kirletmek ile kalmamakta bu etkiler bir zincir gibi devam edecek nitelikte olacaktır.
Kirlenen hava, ardından geri tekrar yağmur ile yeryüzüne geri dönüş toprağa ve suya karışma ile bu zincir doğayı katledecek boyutlara ulaşacaktır.
Aynı zamanda lojistik faaliyetleri trafiği daha da içinden çıkılmaz bir duruma sokacaktır.
Unutulmamalıdır ki bu topraklar bize atalarımızdan miras değil çocuklarımızdan emanettir.
En son dere kuruduğunda, en son domates dalından koparıldığında, Beyaz iş adamları paranın yenmeyen bir şey olduğunu anlayacak" dedi.