Kocaeli’deki Tarım ve Orman hizmet kolu’nda yetkili sendika belirleme çalışmaları kapsamında, üye sayısı tespit çalışmaları tamamlandı. İlimizde bu alanda üyesi bulunan 7 sendikanın 6 sının toplam üye sayısı 160 iken, yetkili sendika olan TOÇ- BİR SEN 530 üye ile diğer sendikaların toplamının 3 buçuk katı üye ile yoluna devam etmekte.
Tarım – Orman Çalışanları Birliği Sendikası (Toç Bir-Sen) Kocaeli Şube Başkanı
Ceyhun ARABACI yaptığı açıklama da “23 Mayıs 2001 yılında kurulan ve Tarım- Ormancılık Hizmet Kolunda Ülke genelinde 45 bini aşkın üyesiyle yetkili sendika olan Toç Bir-Sen olarak örgütlü mücadelemizde başarılarla, ilklerle, kazanımlarla dolu 20 yılımızı geride bırakmanın haklı gururunu ve mutluluğunu yaşıyoruz, İlimizde de Tarım ve Orman çalışanları 2021 yılında da yetkiyi emin ellere teslim etmekte kararlı Toç Bir-Sen olarak “emek ve özgürlük mücadelesi” ile “insan ve insan onuru”nu temel
edinerek sendikacılığı “kavga zemininden rekabet zeminine” çevirdiklerinin altını çizen ARABACI açıklamada şunları ifade etti:
“Bugün, hak, emek, ekmek, alın teri, medeniyet, istikbal ve istiklal yoluna adanmış bir dava ve bu davada omuz omuza verilerek büyütülen Soylu Mücadelenin 20. Yılı. Toç Bir-Sen olarak örgütlü mücadelemizde başarılarla, ilklerle, kazanımlarla dolu 20 yılımızı geride bırakmanın haklı gururunu ve mutluluğunu yaşıyoruz. 2001 yılının baharında, 23 Mayıs’ta, 24 dava adamının attığı tohumla başlayan mücadelemiz mazlum sinelerde büyük bir umut filizlendirdi. Erdemi kuşanan dava erlerinin bin bir emek ve azmiyle büyüdü ve şimdi 45 bini aşkın üyesiyle koca bir çınara, Toç Bir-Sen’e dönüştü.
En zor zamanlarda, dayatmalara, baskılara, zulümlere ve kısıtlamalara
rağmen; “İnsan onuru da emeği de kutsaldır. Hak aramak için mücadele
etmek, harekete geçmek gerekir” diyerek sendikal hareketimizi ve davamızı
yasal zemine taşıdık.
“Emek ve özgürlük mücadelesi” ile “insan ve insan onuru”nu temel edinerek
çıktığımız bu yolda Toç Bir-Sen olarak; davamızın, sevdamızın ne denli kutsal
ve değerli olduğunun farkındaydık.
Bize inanan ve güvenen dava arkadaşlarımızla omuz omuza verdik, yolumuzu
hakikat, yükümüzü dava, gayemizi emek ve ekmek edindik. Zorluklara,
engellere, imkansızlıklara rağmen yılmadan, yorulmadan mücadele ettik.
Onurlu duruşumuzla yürüttüğümüz emek mücadelemizi örgütlü gücümüzle
daha da büyüttük.
Tarım-Orman Çalışanlarımızın sosyal ve özlük haklarını her platformda
savunduk, hak ve menfaatlerinin korunmasını, geliştirilmesini, alınterlerinin
karşılık bulmasını, kazanımlarının artırılmasını sağladık.
Kamu çalışanlarımızın teveccühüyle yetkili olduğumuz 2008 yılından bugüne
değin 14 yılda kamu çalışanlarımız adına yüzlerce kazanıma imzamızı attık,
onlarca kronik sorunu çözüme kavuşturduk.
Kurulduğumuz günden bu yana şefkat, sevgi ve yüksek ahlaki değerlerle
mayalanmış olan kadim medeniyetimizin yaşatılmasının, ülkemizin önündeki
antidemokratik uygulamaların son bularak sivilleşmesinin ve özgürleşmesinin,
milletimizin asla prangaya vurulamayacak olan iradesinin sesi olmak için
mücadele verdik. Hak için hakikati haykırdık, insanlık onurunu korumak için ter
akıttık.
İnsanı ötekileştiren, milli iradeyi yok sayan, kendinden olmayanı küçümseyen,
emeği değersizleştiren, medeniyet ve insani değerlerimize, ahlaki
hassasiyetlerimize savaş açan, kendi gibi düşünmeyenlere hak tanınmasını
kabul etmeyen parazit dolu zihinlere haddini bildirdik.
Sadece bir emek hareketi değil merhamet ve adalet hareketi olarak; sel,
deprem, yangın, salgın gibi tüm doğal afetlerde, felaketlerde, maddi ve insani
yardımlarımızla, kampanyalarımızla Aziz Milletimize dayanışma ve infak
ruhuyla omuz olduk, umut olduk.
7 düvele diz çöktüren, dünyaya adalet dağıtan, Anadolu topraklarına İslam
mührünü vuran şanlı ecdadımızın miras bıraktığı o münevver ruh ve inançla
daima mağdurların, mazlumların yanında yer aldık. Gönül coğrafyamızdaki
kardeşlerimize gölgesinde yer veren koca bir çınar, katil, aç gözlü, işgalci
medeniyetlerin, emperyalizmin, despotizmin ve vahşetin karşısında insanlığın
sesi, vicdanı olduk.
Çünkü; Misyonu, vizyonu, mücadelesi, duruşu ve hedefleriyle sendikacılığı
“kavga zemininden rekabet zeminine” çeviren, cesur yüreklerin, davaya inanmış, ömrünü adamış yiğitlerin alın terleri ve emekleriyle Türkiye’nin örgütlü gücü, istikrarın ve güvenin adresi olan Toç Bir-Sen, Hakk’ı üstün tutan, zalime ve zulme karşı durandır. Toç Bir-Sen; Adalettir, Emektir, Alınteridir. Toç Bir- Sen; Kararlılıktır, Azimdir, Mücadeledir. Toç Bir-Sen; Umuttur, Güvendir, İstikrardır. Toç Bir-Sen; Birlikten Doğan Güçtür.
Dün ve bugün olduğu gibi bundan sonra da Toç Bir-Sen olarak; ’Güçlü Memur,
Güçlü Türkiye’ idealiyle ter dökmeye, hak, hakikat ve adalet için mücadele
vermeye, emek mücadelesinde öncülük etmeye, Kamu Çalışanlarımız,
Ülkemiz, Milletimiz ve Mazlum Coğrafyaların sesi olmaya devam edeceğiz.